Amerika’nın turizm, konaklama, dış mekân bakımı ve hizmet sektörleri her yıl belirli dönemlerde ciddi bir iş gücü açığıyla karşılaşır. Yılın yoğun sezonlarında artan müşteri talebi, sezon dışında ise kaçınılmaz olarak düşer. Bu işler, doğaları gereği “geçicidir.” Bu nedenle ABD, bu döngüyü desteklemek için tarım dışı geçici işlerde yabancı çalışan istihdamına imkân tanıyan H-2B vizesi sistemini oluşturmuştur.
H-2B, hem işverenin sezonluk ihtiyacını karşılayan hem de başvuru sahibi için – sınırlı bir süreliğine de olsa – kazançlı bir çalışma deneyimi sağlayan, karşılıklı bir fayda modelidir. Programın amacı uzun vadeli göçmenlik değildir. Bunun yerine H-2B, geçici yabancı işgücünü yasal bir zeminde istihdam etmek ve ihtiyaç duyulan sezonlar için sürdürülebilir bir yapı kurmayı hedeflemektedir.
Bu makalede, H-2B vizesinin nasıl çalıştığını, hangi işler için kullanılabileceğini ve başvuru sürecinin hangi teknik detaylardan geçtiğini kendi profesyonel deneyimimle harmanlayarak anlatacağım.
H-2B Vizesi Nasıl Çalışır?
H-2B vizesi başvurusu, uçtan uca işverenin yürütücülüğünde ilerler. Sürecin her bir adımı işveren tarafından başlatılır ve kurgulanır. Başvuran çalışma adayı ise, işveren başvuru aşamalarını tamamlandıktan sonra, konsolosluk vize mülakatında sürece dahil olur. Dolayısıyla adayın bireysel olarak “H-2B’ye başvurması” mümkün değildir.
H-2B başvurularında, işverenin teklif ettiği çalışma pozisyonuna dair aşağıdakileri kanıtlaması beklenir:
- işin geçici ve sezonluk karakter taşıması,
- bu pozisyonun yıl boyunca devam eden bir ihtiyaç olmaması,
- pozisyonun Amerikalı çalışanlarla doldurulamadığının resmi ilân süreçleri ile test edilmesi ve gösterilmesi,
- pozisyondaki iş yükünün belirli dönemlerdeki artışının belgelenmesi.
Bu noktada süreç, yalnızca belge toplamak değildir. İşverenin anlatısı, açılan ilanların içeriği, sunulan raporların dili ve iş tanımının gerçekliği bir bütün olarak değerlendirilir. Zira işveren tarafındaki anlatının zayıf olduğu dosyalarda, konsolosluk mülakatı ne kadar iyi geçerse geçsin başvuru olumsuz sonuçlanabilir.
Bu nedenle, çalışma adayın işverenin kurguladığı argümanı sindirmesi ve konsolosluk mülakatına hazır gelmesi hayatidir.
Bu yazımıza da göz atın: Amerika Çalışma Vizesi Seçenekleri
H-2B Vizesinin En Yoğun kullanıldığı 5 İş Sektörü
H-2B vizesi, ABD’nin tarım dışı ve sezonluk pek çok iş sektöründe kullanılır. Programa dair en büyük yanılgılardan biri, yalnızca “ağır işlerde” kullanıldığı düşüncesidir. Oysa H-2B, her yıl Amerika’nın hizmet sektöründe de binlerce iş pozisyonunu kapsayan geniş bir istihdam havuzuna sahiptir.
Aşağıda H-2B vizesinin en yoğun kullanıldığı 5 iş sektörünü paylaşıyorum:
- Turizm ve konaklama sektörü: Otel resepsiyonu, housekeeping, spa ve havuz alanı personeli, tatil köylerinde sezonluk görevler. Özellikle Florida, Colorado, Arizona ve Kuzey Doğu eyaletlerinde talepler çok yüksek oluyor.
- Restoran ve yiyecek–içecek işletmeleri: Komi, bulaşıkçı, mutfak destek ekibi, servis personeli, hızlı servis restoranlarda ön–arka hat çalışanları.
- Eğlence parkları ve tematik merkezler: Biletleme görevlileri, oyun alanı operatörleri, satış personeli, ziyaretçi hizmetleri.
- Peyzaj ve dış mekân bakımı: Golf sahaları, geniş bahçe alanları, otel ve tatil köyü dış alan bakımı, özel şirketlerin sezonluk bakım ekipleri.
- Kış sezonu iş olanakları: Kayak merkezlerinde lift operatörleri, kiralama ekipleri ve sezonluk bakım personelleri.
Bu sektörlerin ortak noktası, yılın tamamında aynı yoğunlukta çalışmamalarıdır. Bu nedenle pozisyonların H-2B için uygunluğu kolaylıkla ispatlanabilir.
Bu bölümün öne çıkan çıktısı ise şudur:
H-2B vizesiyle Amerika’ya kalıcı bir kariyer inşa etmeye değil, geçici fakat tempolu bir işte çalışmak üzere gelirsiniz. Bu tempoyu anlamak, başvuruyu daha makul bir düzlemde tartmayı sağlıyor.
Kimler H-2B Vizesine Başvurabilir?
H-2B eğitim şartı aramayan bir vize olsa da, bu herkesin H-2B’ye başvurabileceği anlamına gelmez. Konsolosluk mülakatlarında asıl sorgulanan şey niyettir; yani başvuranın Amerika’ya geçici çalışma amacıyla gidip gitmediğidir. Zira H-2B bir kalıcı göçmenlik seçeneği değildir ve Amerikalı yetkililer çalışma adaylarının iş sözleşmelerinin sonunda ülkelerine geri döneceğinden emin olmak ister.
Başvuranlar, aşağıdaki ana 4 şartı karşılamalıdır:
- İşe uygunluk: Pozisyonun gerektirdiği fiziksel kapasiteye ve çalışma disiplinine sahip olmak. Özellikle uzun saatler ayakta kalmayı gerektiren işlerde bu faktör belirleyicidir.
- Tutarlı bir geri dönüş planı: Adayın; aile, eğitim, iş veya ekonomik düzen gibi kendi ülkesine geri döneceğine işaret eden bağlar (bilhassa da vize mülakatı için) kritiktir.
- Göçmenlik geçmişinin temiz olması: Daha önce ABD’de statü ihlali, yasa dışı kalış, reddedilmiş vizeler veya sahte beyanlar onay sürecini zora sokabilir.
- İşverenin teklif ettiği pozisyonla çalışma adayının beyanlarının uyumlu olması: Mülakat sırasında iş tanımını doğru aktaramayan adaylar, başvurularına ret alabilirler.
Bu vizeyi hakkıyla değerlendirmek için adayın kendine sorması elzem soru şudur:
“ABD’ye geçici bir çalışma deneyimi için mi gidiyorum, yoksa bu süreci bir göç yoluna dönüştürmek niyetinde miyim?”
İkinci seçenek, H-2B’nin işleyişine uygun değildir ve bu yaklaşım vize mülakatında da kolaylıkla tespit edilebilir.
Bu yazımıza da göz atın: Amerika’da Çalışmak için Sponsor Nasıl Bulunur?
H-2B Başvuru Süreci Nasıl İlerler?
H-2B başvurusu, üç temel bölümden oluşur. Bu akış her yıl binlerce dosya için neredeyse aynı mantıkla işler. Daha önce de belirttiğim gibi çalışma adayı sürece konsolosluk mülakatı sırasında dahil olur.
1. ABD Çalışma Bakanlığı Aşaması
İşveren önce eyalet düzeyinde ve ulusal platformlarda iş ilanı açar. Bu ilan sürecinin iki başat amacı vardır:
- Pozisyon için yerel (Amerikalı) bir çalışan bulunamadığını göstermek,
- İşin sezonluk ve geçici olduğu tüm şeffaflığıyla açıklamak
İşveren, açtığı ilan süresi sona erdiğinde pozisyonun Amerikalı çalışanlarca doldurulamadığını raporlar. Bu rapor, H-2B dosyasının yapı taşlarından biridir.
2. USCIS Başvurusu
İlan döneminin ardından işveren, Amerika Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmeleri’ne (USCIS) H-2B dilekçesini gönderir. Bu dilekçe işin:
- niteliğini,
- zamanlamasını,
- sezonluk yoğunluk grafiğini,
- iş gücü ihtiyacını
tüm hatlarıyla detaylandıran, teknik bir anlatıya dayanır.
Bu aşamada işverenin derlediği dokümanlar ile adayın ileride vereceği konsolosluk cevapları arasında tam bir uyum olmalıdır.
3. Konsolosluk Mülakatı
Adayın sürece aktif olarak dahil olduğu ilk ve tek aşama budur.
USCIS onayından sonra aday, Türkiye’deki ABD Konsolosluğu’nda (ya da ABD büyükelçiliği’nde) mülakata girer. Mülakat genellikle;
- pozisyonu ne kadar kavradığınız,
- ABD’de kalıcı olma niyetinizin olup olmadığı,
- işvereninizle ilişkiniz
soruları etrafında ilerler.
Bu son aşamada işverenin derlediği dokümanlar ile adayın mülakat yanıtları arasında tam bir uyum olmalıdır.
H-2B Başvuru Belgeleri
Çalışanların konsolosluk mülakatı için bir araya getirdiği belgeler az görünse de, her birisi ayrı ayrı ve oldukça önemlidir. Dosya, yalnızca kişisel bilgilerin toplanması değildir. Mülakatta, konsolosluk memuruna güven veren bir anlatının altını doldurabilmeniz gerekir.
Mülakat sırasında talep edilen temel belgeler şunlardır:
- Pasaport ve kimlik
- Online ortamda doldurduğunuz DS-160 formunun onay sayfasının çıktısı
- İş teklifi mektubu
- Var ise önceki vize ve seyahat geçmişinizi gösteren kayıtlar
- Adli sicil kaydı
- Biyometri (Örn. fotoğrafınız) belgeleri
Tekrar vurgulamak isterim ki bu belgelerin argümanınızı yansıtması kritik bir unsurdur. Mülakatta vereceğiniz yanıtlar da bu bağlama içkin olmalıdır. Belgelerin yalnızca bir “liste” değil, süreci taşıyan bir omurga olduğunu unutmamak gerekir.
H-2B’nin Sağladığı Avantajlar
H-2B geçici bir çalışma vizesi olsa da çalışma adayının hem profesyonel hayatına hem de kişisel deneyimine farklı açılardan katkı sağlayabilir. Aşağıda, H-2B vizesi almanın getirebileceği fayda ve avantajları listeliyorum:
1. Amerika’da Kazanç Elde Etme ve Birikim Oluşturma
Birçok H-2B çalışanı, sezon boyunca aldıkları saatlik ücretin yanında fazla mesai olanaklarıyla ciddi bir birikim yapabiliyor. Bazı işverenlerin:
- konaklama sağlaması,
- ulaşımı organize etmesi,
- personel yemek desteği sunması
gibi uygulamalar maliyetleri düşürüyor ve çalışanın sezon sonunda daha yüksek bir kazançla yurduna dönmesini sağlıyor.
2. ABD İş Kültürünü Doğrudan Deneyimleme
ABD’de iş ortamına dair edinilen deneyim, ileride başka vize türlerine başvuran adaylar için kıymetli bir referans hâline geliyor.
Bunun sahaya da akseden etkilerini şöyle sıralayabilirim:
- ekip çalışması pratikleri,
- işveren–çalışan iletişimi,
- müşteri memnuniyeti kültürü,
- performans odaklı çalışma sistemi
ABD çalışma düzenine dair güçlü bir gözlem imkânı sunuyor.
3. Gelecekteki Vizelere Zemin Hazırlama
H-2B doğrudan bir göçmenlik yolu değildir; ancak kişinin ABD’de yasal çalışma tecrübesi elde etmesi, ileride şu vizelerde başvuru dosyanızı güçlendirebilir:
- J-1 staj programları,
- farklı iş tekliflerine dayalı çalışma vizeleri,
- bazı durumlarda uzun vadeli göç stratejisi planlamaları.
Bu avantaj, H-2B’nin “tek seferlik bir deneyim” olmaktan çıkıp, daha geniş bir kariyer vizyonuna katkı sağlamasını mümkün kılıyor.
4. ABD Yaşamı Keşfetme İmkânı
H-2B, kişiye hem çalışıp hem de Amerika’yı yakından gözlemleme fırsatı verir. Bu deneyim, gelecekte Amerika’da daha uzun süre yaşayıp yaşamak istemediğinize dair size bir içgörü sağlayacaktır.
Özetlemek gerekirse H-2B vizesi, planlı yönetildiğinde hem işveren hem çalışan açısından kârlı bir iş ilişkisinin düğümünü çözüyor. Başvuru sürecinin baştan sona titizlikle kurgulandığı, iş pozisyonu iyi idrak eden ve vize mülakatında da Amerika’ya geçici çalışma niyetiyle geldiğini ortaya koyan adaylar, H-2B vizesini alabilir.
Eğer siz de H-2B’nin sizin için ideal bir seçenek olup olmadığını değerlendirmek, aldığınız mevcut bir iş teklifini hukuki açıdan incelemek ya da başvuru sürecini tüm hatlarıyla planlamak isterseniz, info@grapelaw.com üzerinden benimle iletişime geçebilirsiniz.






Beni Takip Edin